İşçilerin Hayatında Darbe de Darbelenme de Devam Ediyor

photo_2016-08-07_22-00-37

53. Vicdan ve Adalet Nöbeti’nde basın açıklamasını Adalet Arayan İşçi Aileleri adına Davutpaşa patlamasında eşini kaybeden İdris Çabuk okudu. Aileler, basın açıklamasında her yıl binlerce işçinin iş cinayetlerinde hayatını kaybettiğini, yaralandığını ve meslek hastalığına yakalandığını hatırlatarak işçilerin hayatında darbenin ve olağanüstü halin sürekli olduğunu söylediler. Bugüne kadar antidemokratik ve gayri hukuki uygulamalara karşı oldukları gibi 15 Temmuz darbe girişimine de karşı olduklarını belirttiler, darbe girişimi sonrası yapılan uygulamalarla ilgili endişelerini yedi maddede  kamuoyuna duyurdular.

Tüm Kapılar Yüzümüze Kapatıldı

Arka Sıradakiler dizi setinde hayatını kaybeden set işçisi Selin Erdem’in annesi Hacer Erdem, yıllar süren mücadelelerine rağmen sadece şoförün ceza aldığına dikkat çekerek tüm kapıların yüzlerine kapatıldığını anlattı. Selin Erdem’in kardeşi Sema Erdem davalarına bakan hâkimlerden açığa alınan olursa davanın yenilenmesi için başvuru yapacaklarını ifade etti.

17 yaşında iş cinayetinde hayatını kaybeden Eren Eroğlu’nun babası Erdinç Eroğlu adaletin bugün açığa alınan savcı ve hâkimlere lazım olduğu gibi bir gün herkese lazım olacağını söyledi, savcı ve hâkimlerden adil olmalarını istediklerini yeniledi.

Adalet Arayan İşçi Aileleri’nin Kamuoyuna Duyurduğu Maddeler:

1- Darbe karşısındaki, demokratik tutum ve direnci sahipleniyor, haklı buluyoruz. Bu direncin ve toplumsal karşı duruşun, kendi gibi olmayan, kendi gibi düşünmeyenlere “baskı ve şiddete, ayrımcılık yaratmaya” dönüşmemesini,

2- Darbe karşısındaki tutumda demokrat, çalışırken hayatını kaybeden işçiler dünyasına ve ailelerinin adalet isteklerine bu kadar duyarsız kalınmamasını,

3- Darbe karşısında, evrensel hukuka dayalı meşru hakları/mızı/n sonuna kadar savunucusu olduğumuz kadar, haklarımız söz konusu olunca ve iddia ettiğimizde hiçe sayılmamamızı,

4- Darbe girişimi sonrasında alınan OHAL kararının haklarımız ve özgürlüklerimiz bakımından kâbusa dönüştürülmemesini,

5- Askıya alınması kararı verilen AİHS (Avrupa İhsan Hakları Sözleşmesi) ile garanti altına alınan hak ve özgürlüklerin teminatının kamuoyuyla açıklıkla paylaşılmasını,

6- Darbe girişiminde bulunanlar arasında gösterilen, sadece aldığı emir gereği yer alan “zorunlu askerlik görevini” yapan er ve erbaşlardan; yurttaşlarımıza karşı öldürme ve yaralama fiillerini işlemeyenler ile darbe kalkışmasının organizasyon yapısında özel vazifelendirilmiş olmayanlar hakkında dava açılmaması, serbest bırakılmalarını,

7- Darbe girişiminde bulunanlara dönük “gözaltı, görevden alma” gibi uygulamaların, cadı avına dönüştürülmeden, suçu ve kabahati olmayan insanların hayatlarını karartacak ölçüsüzlüğe varmamasına özen gösterilmesini temenni ediyoruz.